BUKALEMUN VE GÖKKUŞAĞININ RENKLERİ

Bir varmış, bir yokmuş… Çok ama çok uzak olan büyük bir okyanusun ortasında Madagaskar diye çok güzel bir ada varmış. Dünyanın en sihirli hayvanı da burada yaşarmış. Neredeyse her zaman sıcak olan Madagaskar’ın yemyeşil ormanlarının en özel hayvanı Bukalemun’muş.

 

Bu tatlı Bukalemun herkesin imrendiği harika bir özelliğe sahipmiş. Canı her istediğinde renk değiştirebiliyormuş. Derisi o kadar özelmiş ki, istediğinde göz açıp kapayana kadar masmavi ya da pespembe olabiliyormuş. Hatta kırmızı, sarı, yeşil… sanki dünyanın tüm renkleri onun derisinde saklıymış. Bukalemun’un ilginç özelliklerinden biri de istediği zaman çizgili, istediği zaman benekli ya da farklı desenlerle kendini süsleyebilmesiymiş.

Bukalemun’un en yakın arkadaşı ise hem çok meraklı hem de çok eğlenceli olan Bay İguana’mış. Birbirlerine çok benziyorlarmış ama İguana, Bukalemun gibi renk değiştiremiyormuş. Birlikte ormanda geziyor, kayaların arkasında, ağaçların yanlarında dolanıyor çeşitli oyunlar oynuyorlarmış. Buna rağmen İguana, Bukalemun ile saklambaç oynamayı pek sevmiyormuş çünkü Bukalemun öyle bir renk değiştiriyormuş ki, İguana bazen burnunun dibindeki arkadaşını görmekte zorlanıyor ve her zaman bu oyunda kaybediyormuş.

Madagaskar oldukça şaşırtıcı ve büyük bir adaymış. Bir yandan güneş pırıl pırıl parlarken bir yandan da yağmur yağabiliyormuş. Bir gün, Bukalemun ve Bay İguana ormanda gezerken Çiçek Vadisi’nde ortaya çıkan büyülü renkler hakkında konuşulduğunu duymuşlar ve çok merak etmişler. Doğruca Çiçek Vadisi’ne doğru yola çıkmışlar.

 

Oraya vardıklarında bir yandan güneş tepede parıldıyor, bir yandan da yağmur yağıyormuş. Tüm hayvanlar vadinin oradaki kanyonda toplaşmış, hep birlikte gökkuşağını izliyorlarmış. Kocaman birkaç fil, uzun boyunlu zürafa, siyah beyaz çizgili zebra… hepsi bu güzel görüntüye hayran hayran bakıyorlarmış.

İguana ve Bukalemun aradan sıyrılmış, kanyonun altındaki gökkuşağını görmüşler. İkisi de çok şaşırmış. Kanyonun bir yanından öbür yanına kadar uzanan muhteşem bir renk cümbüşü… Gökkuşağının 7 farklı rengi varmış. Her gün gördükleri kahverengi sıkıcı kanyon, şimdi adeta bir diskoya benziyormuş.

Bukalemun, “Hadi!” demiş arkadaşına, “Çabuk oraya gidelim.” Kayaların arasından sıyrılarak Gökkuşağının peşine düşmüşler. Ancak gökkuşağını yakalamak hiç de kolay olmamış. Onlar gittikçe sanki gökkuşağı onlarından kaçıyormuş.

❤  NEDEN KORKARIZ?  KORKAK TAVŞAN VE FİL MASALI

Bukalemun ve Bay İguana kanyona indiklerinde, önce gökkuşağının ilk rengini görmüşler.

Tam o sırada bukalemun bir anda renk değiştirmiş ve derisi canlı bir kırmızıya dönüşmüş. İguana arkadaşına kahkalarla gülmeye başlamış. “Ah, Bukalemun, seni hiç bu kadar kırmızı görmemiştim. Çok canlı ve enerjik oldun” demiş.

 

Biraz daha ilerlemişler ve turuncu renkli yaya karşılaşmışlar. O anda turuncuya dönüşen bukalemun arkadaşına seslenmiş. “Turuncu renk ne kadar sıcak ve parlakmış, tam bir portakal gibi oldum” demiş.

Daha sonra sarı renkli yaya rastlamışlar. Bukalemun bir anda sapsarı olmuş. “Bak İguana, sarı renk ne kadar neşeli ve mutluymuş, sanki gülen bir yüz gibi!” diye seslenmiş arkadaşına.

 

İlerledikçe yeşil renkli yayı bulmuşlar. Bukalemun bu sefer arkadaşı Bay İguana gibi yemyeşil olmuş ve “İşte şimdi sana benzedim,” demiş ve birlikte gülüşmüşler.

Gökkuşağının renkleri arasında gezinmek çok keyifliymiş.

❤  YENİ BİR MASAL KEŞFEDİN KÜÇÜK DENİZ KIZI MASALI

Sonra mavi renkli yayla karşılaşmışlar. Bukalemun hemen uyum sağlamış ve mavinin tüm tonlarıyla alacalı bir hal almış. “İşte buna bayıldım. Mavi renk ne kadar serinletici ve sakinmiş” demiş. Daha birkaç adım atmadan gökkuşağının bir diğer rengi olan lacivert yaya gelmişler. O sırada Bukalemun’un yarısı mavi, yarısı lacivert oluvermiş. İguana arkadaşına hayran hayran bakıyormuş. “İyi ki senin gibi bir arkadaşım var. Siz de gökkuşağı gibisiniz. Sizi çok seviyorum” demiş. 

Sonunda, mor renkli yayla gelmişler. Bay İguana, mosmor olan Bukalemun’a gülmeye başlamış. “Ah arkadaşım,” demiş, “Bu mor sana pek yakıştı diyemem. Tam bir patlıcan gibi oldun.” Bukalemun arkadaşının esprisine biraz bozulur gibi olmuş ama sonra kendisini gölün yansımasında görüp haline kendisi de gülmeye başlamış.

Böylece gökkuşağının 7 rengini de öğrenmişler: Kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert ve mor.

Sonra yavaş yavaş yağmur durulmuş ve gökkuşağı kaybolmuş. İguana ve Bukalemun o gün çok eğlenmişler. Gökkuşağının büyüsünü keşfetmek onlar için çok özelmiş. Daha sonraki günlerde gökkuşağının güneşin olduğu yağmurlu günlerde ortaya çıktığını fark etmişler. Gökkuşağının büyüsünü keşfetmek ve bu harika macerayı yaşamak onlara çok iyi gelmiş ve masal da burada bitmiş…