RAPUNZEL MASALI OKU: ŞİFALI ÇİÇEK

Dillere desten bir Rapunzel masalı başlıyor. Bir varmış, bir yokmuş. Eski zamanların birinde, bundan yıllar yıllar önce; cennet gibi yemyeşil bir vadiye kurulmuş küçük bir krallık varmış. Krallığı çok sevilen bir kral ile kraliçe yönetiyormuş ve kraliçe bir çocuk dünyaya getirmek üzereymiş ancak çok hastalanmış. Doktorlar, kraliçeyi iyileştirebilecek tek şeyin “sarı rampion çiçeği” olduğunu söylemişler. Bunun üzerine tüm ülke seferber olmuş. Herkes bu mucize çiçeği aramaya başlamış.

En sonunda ormanda yaşayan bir cadı, kendisini gençleştirmek için sakladığı bu sihirli çiçeği bulmayı başarmış. Altın sarısı rampion güneşin ışıkları gibi pırıl pırıl parlıyormuş. Sarayın aşçıları çiçeği kaynatıp kraliçeye içirmişler.

Kısa bir süre sonra, kraliçe iyileşmiş ve dünya güzeli bir kız çocuğu dünyaya getirmiş. Bebeğin saçları, sihirli çiçeğin rengi gibi ışıltılı bir altın sarısıymış. Gözleri gökyüzü gibi maviymiş. Kral ve kraliçe, bu güzel bebeğe “Rapunzel” adını vermişler. Sarı rampion çiçeği de artık “Rapunzel Çiçeği” olarak anılır olmuş.

Rapunzel masalı da böyle başlamış.

BEBEK RAPUNZEL’İN HİKAYESİ ÜLKEYE YAYILIYOR

Tüm ülke kraliçenin iyileşmesine ve dünya güzeli prenseslerine sevinçle dolarken, ormanın derinliklerinde yaşayan çirkin ve yaşlı cadı, o gün yine gençleşip güzelleşmek için sihirli çiçeğini kullanmak istemiş fakat onu bulduklarını fark ettiğinde öfkeden kudurmuş. Sihirli çiçek olmadan gençleşip güzelleşmesi imkân yokmuş. Hemen çiçeği aramaya koyulmuş.

Krallığa vardığında, kraliçeyi iyileştiren sihirli çiçek ve “Rapunzel” hikayesinin her yerde konuşulduğunu duymuş ve olanları anlamış. .

RAPUNZEL MASALI: SİHİRLİ SAÇLAR

Artık çiçek yokmuş ama Rapunzel’in saçları gün ışığının mucizevi sihrini taşıyormuş. O gece cadı hemen bir plan yaparak saraydan güzel Rapunzeli kaçırmış ve ormanın derinliklerinde kimsenin bulamayacağı bir kuleye götürmüş. Rapunzel’in sihirli saçları cadıyı gençleştirebilecek yegane iksirmiş. Tüm krallık Rapunzel’i aramaya başlamış, günlerce gecelerce yüzlerce kişi minik prensesi aramış ancak bir sonuç alınamamış. 

RAPUNZEL MASALI: KULEDE YAŞAM

Cadı, herkesten gizlediği bu kulede Rapunzel ile ilgileniyor, her gün onun altın sarısı sihirli saçlarını tarayarak genç kalabiliyormuş. Rapunzel yıllar içinde büyüyor ancak bu kuleden hiç dışarı çıkmıyormuş çünkü cadı onun dışarı çıkmasını kati suretle yasaklamış. Kulenin içinde tüm gün resim yapıyor, şarkılar söylüyor hayvan dostlarıyla çeşitli oyunlar oynuyormuş. Bazen masal okuyarak zaman geçiriyormuş. Rapunzel’in en sevdiği masallardan biri Pinokyo masalıymış. Rapunzel, giriş kapısı bile olmayan bu kulede yıllar geçirmiş, büyümüş, güzelleşmiş ve tam 16 yaşına gelmiş. Bir gün kendisini büyüten cadıya artık büyüdüğünü ve dışarı çıkmak istediğini söylemiş ama nafile. Cadının, onu saçlarındaki sihirle gençleştiren prensesi bir yere salmaya niyeti yokmuş.

DÜNYA KLASİK MASALLARINI BİTİRİN ÇİRKİN ÖRDEK YAVRUSU MASALI

PRENS RAPUNZEL’İN SESİNİ DUYUYOR

Günlerden bir gün Rapunzel yine yalnız başına kuledeymiş kulenin minik penceresine oturmuş şarkılar söylüyor, kulenin dışındaki dünya ile alakalı birbirinden güzel hayaller kuruyormuş. O sırada gizli ormanın yakınından geçen bir prens, Rapunzel’in keyifli şarkı söyleyen harikulade sesini duymuş ve büyülenmiş ancak derin ormanda bir türlü sesin geldiği yönü bulamıyormuş. En sonunda ağaçları uzun bitkileri yara yara sesin geldiği yöne doğru ilerlemeye karar vermiş. Bir süre sonra nihayet sık dikenlerin, çalıların arasında saklı orman ve yüksek kule görünmüş. Harika sesiyle kulenin minik penceresinde şarkı söyleyen güzel kızı gören prens hemen onunla konuşmak istemiş ancak o sıra da aşağı da Rapunzel’i bekleyen cadıyı fark etmiş.

Cadı, kuledeki kıza seslenmiş…

Rapunzel, Rapunzel uzat o altın sarısı saçlarını…

Bunu duyan Rapunzel uzun altın sarısı saçlarını kuleden aşağı sarkıtmış. Upuzun, parlak, ışıl ışıl, sapsarı saçlar… ne kadar da harika görünüyorlarmış. Çalıların arasında gizlenmiş olan prensin şaşkın bakışları arasında cadı Rapunzel’in harikulade saçlarına tutunarak yukarı çıkmış.

 

“RAPUNZEL! UZAT O ALTIN SARISI SAÇLARINI”

Prens gördükleri karşısında hayrete düşmüş. Prensesin güzelliği aklından çıkmıyormuş. Ertesi gün cadı kuleden çıkar çıkmaz. Prens, hiç vakit kaybetmeden sesini cadınınkine benzetmeye çalışarak Rapunzel’e seslenmiş…

Rapunzel, Rapunzel uzat o altın sarısı saçlarını…

Rapunzel, her zaman olduğu gibi saçlarını kulenin tepesinden ışıl ışıl aşağı sarkıtmış. Prens oldukça heyecanlıymış, prensesin güzel saçlarına tutunarak yukarı çıkmış.

Rapunzel, karşısında cadı yerine prensi görünce bir hayli korkmuş, ömründe ilk defa annesi bildiği cadıdan başka birisini görüyormuş. Rapunzel’in korktuğunu fark eden prens, “Lütfen benden korkmayın, size asla zarar vermem” diyerek kendisini ifade etmiş. “Güzel sesinizi duydum ve sadece sizi görmek istedim”

RAPUNZEL İLE PRENS 

Rapunzel kibar ve açıksözlü prensten etkilenmiş. Kısa süre içerisinde sohbet etmeye, şakalaşmaya başlamışlar. Prensin dışarıdaki dünya ile ilgili anlattıkları Rapunzel’i oldukça meraklandırıyormuş. Prens daha sonra her gün Rapunzel’i görmeye kuleye gelmeye başlamış. Prens ile çok güzel arkadaş olmuşlar. Rapunzel onunla dışarıya gitmek istiyormuş ancak cadıdan çekindiği için buna cesaret edemiyormuş.

Bir gün cadı ormandan erken dönmüş ve kuleden inmekte olan prensi görmüş. Çok sinirlenmiş, prens uzaklaştıktan hemen sonra Rapunzel’in yanına çıkmış. “Bir daha asla, kimseyle görüşmeyeceksin” diye bağırmış.

Cadı, prensin ertesi gün tekrar geleceğini biliyormuş. Onun için de bir plan yapmış ve beklemeye koyulmuş. Ertesi gün prens yine aynı saatte kuleden Rapunzel’e seslenmiş ancak ses çıkmamış. Oldukça meraklanan prens, kuleye tırmanmaya karar vermiş.  Oldukça yüksek olan kulenin tepesinde cadı onu bekliyormuş. Prens kuleye girer girmez cadı prense saldırarak onu yaralamış. 

 PRENSES MASALLARINI SEVENLERE TILSIM MASALI

RAPUNZEL MASALI: PRENS İYİLEŞEBİLECEK Mİ?

Cadı, Rapunzel’i bir daha kimsenin bulamayacağı bir yere götürmeye karar vermiş ancak prensin durumuna çok üzülen Rapunzel, cadıya prensi sihirli saçlarıyla iyileştirmek için yalvarmaya başlamış.

– Seninle geleceğim ve bir daha kaçmaya çalışmayacağım, lütfen onu iyileştirmeme izin ver, sonra nereye istiyorsan gidelim…

Cadı, sürekli kaçmaya çalışırsa onunla baş edemeyeceğini biliyormuş, o yüzden Rapunzel’in isteğini kabul etmiş.

Rapunzel şarkısını söylemeye başlamış ve saçları ışıl ışıl parlayarak prensin yaralarını iyileştirmeye başlamış ancak prens Rapunzel’in cadıyla gitmesini istemiyormuş ve tek bir hareketle yerinden kalkarak Rapunzel’in sihirli saçlarını kesmiş. Rapunzel’in saçları bir anda tüm pırıltısını ve sihrini kaybetmiş ama kısa saçlı rapunzel güzelliğinden hiç bir şey kaybetmemiş.

Bunu gören cadı, sihirli saçları kurtarmak için prense engel olmak istemiş ancak o sırada ayağı saçlara dolanarak kuleden aşağı düşmüş.

Prens hala yaralıymış, Kısa saçlı Rapunzel sihrinin gittiğini ve prensi artık iyileştiremeyeceğini düşünmüş ve prense yardımcı olamayacağını zannederek ağlamaya başlamış. O sıra da Rapunzel’in tek bir damla gözyaşı prensin yanağına düşmüş ve sihir yeniden kendisini göstermiş ve prens iyileşmiş.

PRENSES MASALLARINDAN SIKILANLARA BİR RESSAM MASALI: FRİDA KAHLO

RAPUNZEL MASALININ SONU

Birlikte kuleden çıkmışlar. Rapunzel gördüğü her şeye hayran kalıyormuş. Dışarı da özgür olmaktan dolayı çok mutluymuş. Ülkede haber hızla yayılmış, Rapunzel ile genç prens’in hikayesini dinleyenler onların kaybolan güzel prensesleri olduğunu anlamışlar. Kral ve kraliçe kızlarını karşılarında görünce sevinçten havalara uçmuşlar. Uzak diyarlardan gelen yakışıklı ve cesur prens’e minnettarlıklarını ifade etmişler. Genç prens ve prenses kısa süre sonra düğün hazırlıkları yapmaya karar vermişler. Tüm ülkede çanlar çalınmış halk kutlamalar yapmaya başlamış. Rapunzel ve prenses harika bir düğünle evlenmişler ve sonsuza kadar mutlu yaşamışlar.

Böylelikle Rapunzel masalı da burada bitmiş… Gökten 3 tane elma düşmüş, biri herkese şifa dağıtan güzel prenses Rapunzel’e diğeri onu kurtaran cesur prense ve gökten düşen en son iri kırmızı elma da siz minik okuyuculara…
Masal
ile alakalı yorum yapmayı, düşüncelerinizi paylaşmayı unutmayın… Başka bir masalda görüşmek üzere